
Almanya’da doktorluk ve doktor olarak çalışmak son zamanlarda Türkiye’de hem tıp okuyan öğrenciler hem de halihazırda doktorluk yapan asistan ve uzmanlar için merak edilen bir konu. Daha önce ALMANYA’YA DOKTOR OLARAK NASIL GİDİLİR? yazımızda bunu eşiyle birlikte başarmış olan sevgili Özlem bize bilgi ve tecrübelerini aktarmıştı. Elbette Almanya’da doktor olarak çalışabilmek için gereken şartlar arasında denklik almak da var ve Almanya’da tıp denkliği almak biraz zaman ve çaba gerektiriyor. O yüzden bu yazıda Özlem’in Almanya için tıp denkliği nasıl alınır konusunda aktaracağı bilgileri dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum. Sözü ona bırakıyorum 🙂
…
Almanya’da eyaletler arasında birtakım farklılıklar olmakla birlikte, yabancı uyruklu doktor olarak çalışmak için gereken şartlar büyük oranda benzerlik taşıyor. Sizlerden de fazlaca soru gelen bir konu olması nedeniyle sevgili “Hayat ve Seyahat” ile birlikte hazırlamış olduğumuz yazımızda denklik sürecinden genel hatlarıyla bahsettik. Önce tıp denkliği almak için nelerin gerektiğini ve sonra benim eşimle birlikte en başından denklik almaya kadar nasıl bir yol izlediğimizi bu yazıda anlatacağım. Umarım Almanya’ya doktor olarak gitmek isteyen için faydalı bir yazı olur.
Almanya’da Doktor Olarak Çalışmak İçin Aranan İlk Şart: Dil (Almanca)
Almanya’da doktor olarak çalışabilmek için iki farklı dil sınavından geçiyorsunuz:
1. Genel Almanca sınavı: TELC, Goethe Institute, TestDaF veya ÖSD gibi kuruluşlarca yapılıyor. İçerik olarak dinleme, okuma, dilbilgisi, konuşma bilginizi sorgulayan; sözlü ve yazılı olmak üzere 2 bölümden oluşan bir sınav. B2 seviye Almanca sertifikanızın olması gerekiyor.
2. Tıbbi Almanca sınavı: Her eyaletin tabip odalarınca yapılan (bazı eyaletlerde bu sınavları yapmakla görevli başka kurumlar da mevcut) Tıbbi Almanca Sınavı (Fachsprachprüfung), hastadan öykü alma, öyküyü dokümente etme ve hasta ile ilgili doktor-doktor görüşmesi yapma şeklinde 3 basamaktan oluşan bir sınav. C1 seviye Almanca belgenizin olması gerekiyor.
Yani sadece İngilizce bilgisiyle Almanya’da doktor olarak çalışmak mümkün mü derseniz, pek değil ne yazık ki. O yüzden Almanca öğrenmeye bir yerden başlamanız şart.
Almanca’ya evde kendi kendinize başlamak veya zaten başladıysanız hızlı bir şekilde ilerletmek için size faydası olacak kitapları şurada toparladık, mutlaka inceleyin: https://t.co/4sxyRTQFTQ
— Hayat ve Seyahat (@hayatveseyahat) November 14, 2020
Denklik Süreci İçin Dil Belgelerine Ek Olarak Neler Gerekli?
Almış olduğunuz tıp eğitiminin Almanya’da tanınması için iki seçeneğiniz mevcut:
a) 6 yıllık eğitiminizden sorumlu olduğunuz, sözlü ve pratik bölümlerinden oluşan, üniversite tıp fakültelerindeki komisyonlarca yapılan bilgi sınavına girmek (Kenntnisprüfung)
b) Tıp eğitiminizde 6 yıllık eğitimin her dersi için kaç saati teorik kaç saatinin pratik olduğunu gösteren transkriptiniz ve Temmuz 2016’dan itibaren istenmeye başlanan, eğitim aldığınız yıllara ait her ders için eğitim hedefi ve içeriğinin detaylı şekilde gösterildiği eğitim karnesi ile birlikte bilirkişiye başvurmak (Gutachter).
Bilirkişi sizin sunmuş olduğunuz bu belgeleri tıp eğitimi almış olduğunuz yıllarda Almanya’da eğitim alan bir öğrencinin eğitim içeriği ile karşılaştırıyor ve eksiklerinizi tespit ediyor. Eğer eksiğiniz yoksa ya da bu eksiklikler mesleki tecrübeniz ile kapatılabilecek türden ise (mesela 6 yıllık eğitiminizde cerrahi derslerden eksikleriniz tespit edildi, fakat siz genel cerrahi uzmanlık eğitimi aldınız ve bunu da belge olarak bilirkişiye sundunuz), bu durumda sınava girmeden de 6 yıllık tıp denkliğinizi alma ihtimaliniz mevcut. Fakat eksiğiniz belli bir oranın üzerinde tespit edildiyse, bilirkişi incelemesinden sonra size olumsuz yanıt geliyor ve yukarıda bahsetmiş olduğum sınava (Kenntnisprüfung) girmeniz gerekiyor.
Geçici Çalışma İzni (Berufserlaubnis) Nedir?
B2 düzeyi genel Almanca dil sertifikası ve C1 düzeyi tıbbi Almanca dil sertifikasını aldıktan sonra, Almanya’da uzmanlık eğitimi vermeye yetkin bir kurumun direktöründen alınmış olan kadro yazısı ve iş sözleşmesi ile henüz denkliğiniz olmasa da, tabip odasına yapmış olduğunuz başvuru ile geçici çalışma izni alabiliyorsunuz ve bu izin ile 24 ay süre ile bir doktorun gözetimi altında çalışabiliyorsunuz. Fakat 24 ayın sonunda yukarıda anlatmış olduğum gibi bilirkişi ya da mesleki bilgi sınavı yolu ile denkliğinizi almış olmanız gerekiyor; aksi halde 2 yılın sonunda geçici çalışma izniniz uzatılamıyor.
Almanya genelinde kurumların doktor ihtiyaçlarını ve şartlarını duyurdukları www.aerzteblatt.de veya www.indeed.de gibi sitelerden kadroları takip edebilir ve başvuru yapabilirsiniz.
Almanya’ya Uzman Doktor Olarak Gelenler Denk Sayılıyor Mu?
Uzmanlık eğitiminizi tamamladıktan sonra Almanya’ya geldiyseniz 6 yıllık tıp denkliğinizi bilirkişi ya da sınav yolu ile aldıktan sonra; uzmanlık eğitiminizin değerlendirilmesi için bağlı bulunduğunuz tabipler odasına asistan karnenizi teslim etmeniz gerekiyor. Bu süreçte Almanya’da ilgili branşta verilen eğitim ile sizin almış olduğunuz eğitim karşılaştırılıyor. Her branş için tamamlanmış olması gereken belli kriterler var: bakılan hasta sayısı, yapılan rotasyonlar, girişimsel işlemler vs. karşılaştırılıyor. Eğer eksiklik tespit edilmez ise direkt olarak ilgili branşın uzmanlık sınavına girebiliyorsunuz. Eğer eksik tespit edilirse, ki genelde eksiklikler oluyor, tamamlamanız gereken süre kadar asistan olarak çalıştıktan sonra tekrar uzmanlık denkliği için sınava girmeye hak kazanıyorsunuz.
Kısaca şematize edecek olursak:
Almanya için tıp denkliği ne kadar sürede alınır?
Bu süreçler ne kadar sürede tamamlanır derseniz, ne yazık ki kesin bir süre yok. Eyaletten eyalete, hatta günden güne önemli derecede değişebilen süreçler. Dil belgelerini tamamladıktan sonra 3 ay içerisinde denklik alan arkadaşlarımız da var, 2 sene sonra geçici çalışma izni bitip, bilirkişiden onay alamadığı için sınava girenler de. Fakat süreç ile ilgili kesin olarak önerebileceğim şey yüksek dil becerisi ve bilgisine sahip olmanız, sonrasında da tabii ki sabırlı olmanız ve kendinize inanmanız.
Kısaca sizlere kendi sürecimden bahsetmek istiyorum.
1. Almanca kursuna başladık
Neden Almanya’ya gelmek istediğimin uzun açıklamasını ilk yazımda bulabilirsiniz. Almanya kararından sonra 2017 yılında Ankara’da eşimle birlikte Almanca kursuna kaydolduk. Daha önce hiç Almanca bilmediğimiz için A1 seviyesinden başladık. O dönemde her kur için yaklaşık 750 TL civarında bir ödeme yaparak, 60 saatlik paketler halinde haftada 2 gün 4’er saat derslere devam etmeye çalıştık. Almancayı sıfırdan öğrenirken en önemli nokta (her dilde olduğu gibi) dersleri düzenli takip etmenin yanı sıra, günü gününe tekrar yapmak. Ancak bizim o dönemde bir taraftan da uzmanlık eğitimimiz devam ettiği ve çok fazla nöbetimiz olduğu için derslere tam anlamıyla katılım ne yazık ki sağlayamadık. Bu nedenle tam verim alamadık. Ancak yine de bir şekilde 2017 yılının yaz sonuna kadar B1 kurunu tamamladık.
İşe giderken güzel giyinmek lazım değil mi 🙂
Kadınlar buraya: https://t.co/1uSFSN5iKk
Erkekler buraya: https://t.co/44kfWS8maH
Doktor ve hemşireler de buraya: https://t.co/JzU6b2EUlH
tıklayabilirler.— Hayat ve Seyahat (@hayatveseyahat) November 14, 2020
2. Almanya’da rotasyon ayarladık
Daha sonra eşim ve bir arkadaşımla birlikte üniversitemiz öğretim görevlileriyle iletişime geçtik. Almanya’yı ve Alman sağlık sistemini daha yakından görmek ve denklik süreci hakkında daha net bilgiler edinebilmek istiyorduk ve 2017 Ekim ayında başlayan “Hannover Medizinische Hochschule” de 3 aylık rotasyon ayarladık. Uzmanlık eğitiminizi üniversite hastanelerinde devam ettiriyorsanız 2 ay 29 gün süre ile yurt dışında gözlemci olarak çalışma hakkınız mevcut olup, hastanenizden maaşınızı almaya da devam edebiliyorsunuz. Bu 3 aylık eğitimimiz, sonunda bizim fikrimiz de alınarak kurul kararı ile eğitim süremize eklendi. Yani 3 ay uzatma aldık ve tez sürecinde de herhangi bir dezavantajımız olmadı. Ancak eğitim süreciniz eğitim araştırma hastanesinde devam ediyorsa bu kurumlar için bu tarz bir uygulama yok. Dolayısıyla bu dönemde ne yazık ki ücretsiz izne ayrılmanız gerekmekte. Eşim Sami Ulus Çocuk Hastanesi’nde eğitim aldığı için o dönemde ücretsiz izne ayrılmak zorunda kaldı.
Yurt dışında yaşamayı düşünen meslektaşlarıma öncesinde bir dönem rotasyon ayarlamalarını, süreci ve ortamı kendi gözleri ile görmelerini tavsiye ederim. Ancak klinik açıdan planlamış olduğunuz bu rotasyonlar için hastaneler genellikle Turistik Vize (Schengen vizesi) kabul etmiyor. Bu yüzden ulusal vizeye başvurmanız gerekiyor. Biz de Hannover’den kabul aldıktan sonra Ulusal Vizeye başvurduk ancak bizden istenen B2 dil belgesini sunamadığımız için vizeden ret cevabı aldık.
Vize süreçleri kişiden kişiye ve dönemden döneme çok değişen süreçler olabiliyor; bu nedenle bize ret verilmiş olması başkasının da ret alacağı anlamına gelmiyor. Ben sadece kendi sürecimi sizlerle paylaşıyorum 🙂 Ulusal vizeden ret gelince ilk önce çok üzülüp, daha sonra bir çıkış yolu aradık. Ben, üniversiteden almış olduğum görevlendirme yazısı ile gri pasaporta başvurdum. (Hizmet pasaportu)
3. Almanya’daki rotasyon sırasında süreci daha iyi öğrendik ve Almancamızı ilerlettik
Yorucu bir vize sürecinin arkasından Hannover’de 3 ay süre ile rotasyon yapabildik. İlk gittiğimiz gün Tıbbi Almancayı görünce tabii ki şok geçirdik! 🙂 Latince değil, İngilizce hiç değil! Bambaşka bir dünya! O yoğunlukta kimse size dönüp İngilizce açıklama yapmıyor ve bizim B1 kurunu tamamlayarak gitmiş olduğumuz Almancamız asla yetmedi 🙂 Yine de faydasını fazlasıyla gördüğümüzü düşünüyorum. Her gün epikriz okumak, dinlemek, anlamaya çalışmak bir süre sonra bu dili daha iyi anlamamıza yardımcı oldu. Bu sürede denklik sürecini yakından tanıma ve bu süreçlerden geçmiş kişilerle tanışma, konuşma fırsatımız oldu. Dolayısıyla son derece verimliydi. Ancak Almancam daha ileri bir seviyede gitseydim daha verimli olacağını düşünüyorum.
Almanya’daki rotasyon ne kadar tuttu derseniz, bu 3 aylık süreçte her hafta sonu yaptığımız geziler ve kira ücreti de dahil 4500 Euro harcadık (2 kişi).
2018’de tekrar Türkiye’ye döndüğümde kararımı vermiştim. Hessen ya da Schleswig Holstein eyaletlerinden birisine başvurmak istiyordum çünkü bu eyaletlerde diğer eyaletlere göre denklik için müfredat ile bilirkişi onayı almak görece daha kolaydı.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
4. Almanca öğrenmeye devam ettik
Döndükten sonra B2.1 kursuna başladık ancak B1 düzeyini de çok verimli almadığım için B2 çok ağır geldi. Yaza kadar B2 seviyesini de bir şekilde tamamladık ama sadece kuru tamamlamak diyebilirim.
Kendimi kesinlikle iyi bir seviyede hissetmememe rağmen denemek için 2018 yazında Telc B2 sınavına girdim. (O dönemde sınav ücreti 160 Euro civarındaydı.) Bu sınav 2 bölümden oluşuyor, yazılı ve sözlü bölümlerin her iki kısmından da kendi içinde yüzde 60 başarıya ulaşmanız gerekmekte. Ben sözlü bölümden geçmiş olmama rağmen yazılıdan 5 puanla kaldım 🙁 Sonrasında 2019 senesinde tez yazma sürecim başladı ve bitirme sınavı da derken Almancaya yoğunlaşamadım.
Tam anlamıyla bırakmak istemediğim için uzmanlık eğitimimi almış olduğum Hacettepe Üniversitesi’nin Yabancı Diller Yüksekokulu’nda dil kursuna kaydoldum. Elimden geldiğince düzenli bir şekilde derslere katılmaya çalıştım. Uzmanlığımı aldıktan sonra TELC B2 sınavının yazılı bölümünü tekrar ettim (Eğer bir yıl içinde sınava tekrar girerseniz daha önce geçmiş olduğunuz sınav kısmından muaf oluyorsunuz). Ancak bu kez de 2 puanla kaldım 🙁
Almanya hedefinize bir adım daha yaklaşın!
Bizim de başucu kitabı olarak kullandığımız Prof. Dr. Dursun Zengin’in “Her Yönüyle Modern Almanca” kitabını ve diğer faydalı Almanca kitaplarını inceleyip sipariş vermek için tıklayın:https://t.co/4sxyRTQFTQ— Hayat ve Seyahat (@hayatveseyahat) November 23, 2020
5. Almanya’ya taşındık
Eşim o sırada uzmanlık denkliğini aldı ve Almanya’ya doktora için yapmış olduğu başvurulardan bir tanesine kabul cevabı geldi. (Eşimin sürecinden de ilk yazımızda bahsetmiştim.) Haziran 2019’da Almanya’nın Giessen şehrine taşındı ve doktora eğitimine başladı. Benim de uzmanlık sonrası mecburi hizmetim Bitlis’in Adilcevaz ilçesine çıktı. Eşimin oturum izni çıkana kadar 3 ay Bitlis’te Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olarak görev yaptım. Sonrasında istifa ederek AİLE BİRLEŞİMİ VİZESİ ile Almanya’ya taşındım.
Aile birleşimi vizesi 3 hafta gibi bir sürede sonuçlandı. Bu vize için eşimin oturum kartını ve oturmuş olduğu evin metrekaresini, gelir durumunu beyan etmemiz gerekti. (Yaşayacak olduğunuz evin büyüklüğünün kişi başı en az 12 metrekare olması isteniyor.) Ayrıca bazen A1 Almanca belgesi de istenebiliyor. Benim belgem olmadığı için konsoloslukta kısa bir yazılı sınav yaptılar.
Almanya’ya gelmeden önce B2 kursunu Almanya’da tekrar almaya karar verdiğim için, eşimin doktora yapmış olduğu üniversite ile konuşup ön kayıt yaptırmıştım. Geldiğim zaman tekrar seviye belirleme sınavına girdim ve B2 kursuna başladım. 8 hafta boyunca hafta içi her gün 4 saat kursa katıldım. (Almanca kursu ücreti 550 Euro idi.) B2 bitince yine aynı kurumda C1 kursuna devam ettim (Yine 550 Euro ödedim.) Kursları tamamladıktan sonra Almanya’da Telc B2 sınavına tekrar girdim. Bu kez oldukça yüksek bir puanla zorlanmadan geçtim. (Almanya’da sınav için 230 Euro ödedim.) Yani dilde başarılı olmak için gerçekten yoğunlaşmak ve düzenli çalışmak gerekiyor 🙂
6. Tıp denkliği için bilirkişiye başvurdum
B2 belgemi aldıktan sonra bizim yaşamış olduğumuz eyalete ait sınav merkezine, (HLPUG=Hessisches Landesprüfungs- und Untersuchungsamt) bilirkişiye başvurmak için evraklarımı Mayıs 2020’de teslim ettim. Denklik için (daha önce de belirttiğim gibi) tek yol bilirkişiye başvurmak değil. Direkt olarak sınava da girebilirsiniz (Kenntnissprüfung). Ancak sınav randevusu, Hessen eyaleti için konuşacak olursak, başvurudan yaklaşık 1 yıl sonra geliyor. Eğer bilirkişi incelemesinden sonra ret cevabı da gelirse yine sınava girmeniz gerekmekte. Bu yüzden ben öncelikle bilirkişi yolunu denemek istemiştim.
Bilirkişiye başvururken benden talep edilen evraklar: Oturum iznim, eşimin oturum izni, Telc B2 sınav sonuç belgesi, eşimin Almanya’daki iş sözleşmesi, tıp diplomam, tıp eğitimim boyunca görmüş olduğumuz dersleri gösteren ayrıntılı müfredat ve transkript, uzmanlık diplomam, uzmanlık eğitimi boyunca almış olduğum eğitimi ve bakmış olduğum hasta sayılarını gösteren asistan karnem (uzmanlık eğitiminizi yapmış olduğunuz hastaneden temin edebilirsiniz) ve Türkiye’de tabipler odasından almış olduğum “Good Standing” belgesi. (Bu evraklar aile birleşim vizesi için gelenler için geçerlidir ve eyaletten eyalete değişmektedir.)
7. Tıbbi Almanca sınavına girdim
Bir sonraki aşama ise yukarıda bahsettiğim üzere “Fachsprachprüfung” yani tıbbi Almanca konuşma sınavıydı. Bu sınav Hessen eyaleti için birkaç farklı kurum tarafından yapılmakta ve şu adresten güncel olarak sınav hizmetini veren kurumların listesine ulaşabilirsiniz. Ben de (yine TELC kurumuna ait) C1 medizin FSP sınavına girmeye karar verdim. Aslında sınava hazırlık için kurslar da mevcut ancak corona virüsü pandemisi nedeniyle kurslar iptal olduğu için evimizin yakınında bir hastane ile görüştüm ve Dahiliye bölümünde 2 ay süre ile “Hospitation” ayarladım. Bu süreçte sınava pratik olarak hazırlanma imkanı buldum. Temmuz 2020’de sınava girdim (Sınav ücreti 450 euro idi) ve geçtim.
8. Tıbbi denklik belgemi aldım
Sınav sonucumu HLPUG’a posta yolu ile ilettim, 25 Eylül 2020 itibari ile bilirkişi incelemem sonuçlandı ve tıbbi denklik belgesi almaya hak kazandım (Bilirkişi inceleme ücreti olarak yaklaşık 350 Euro talep edildi).
Fakat söylemiş olduğum gibi süreçler eyaletten eyalete, kişiden kişiye ve günden güne hızla değişiyor. O nedenle ben sizlere sadece kendi eyaletim ve kendi sürecim ile ilgili detaylı bilgi verebiliyorum ne yazık ki. Zaten işin içine girdikten sonra insan bir şekilde öğreniyor.
En çok merak ettiğiniz ve sosyal medya üzerinden bana yöneltmiş olduğunuz sorulardan Almanya’da doktor maaşları ne kadar? Almanya’da çalışmaktan, iş ortamından gerçekten memnun musunuz? Almanya’da doktorlar günde kaç hasta bakıyor? Uzmanlık denkliğini nasıl alabilirim? Tekrar asistanlık yapmam gerekecek mi? sorularına cevabımı, kendim de deneyimledikten sonra sizlerle paylaşacağım 🙂
Dr. Özlem Şatırer
…
Özlem’in birbirinden harika paylaşımlar yaptığı rengarenk instagram profilini ziyaret etmenizi öneririm: ozlemm.cimen
Siz de yurt dışındaki herhangi bir ülkeye taşındıysanız ve Almanya’da doktorluk gibi deneyimlerinizin benzer yol izlemek isteyen insanlara faydalı olmasını istiyorsanız hayatveseyahat@gmail.com adresine mail atabilirsiniz. Kapsamlı gezi rehberleri ve Almanya’da yaşam hakkındaki bilgiler için Hayat ve Seyahat’i sosyal medyadan takibe almayı da unutmayın 🙂
Instagram: hayatveseyahat
YouTube: Hayat ve Seyahat
Facebook: Hayat ve Seyahat
0 Yorum