
İstanbul’da yaşadığım için hafta sonu doğayla iç içe olabileceğim günübirlik gezileri tercih ediyorum.
Siz de benim gibi düşünüyorsanız çok güzel bir önerim var. Bu hafta sonu gezisi için rotam; Sapanca’da kahvaltı, Taraklı’da küçük bir mola ve son olarak Çubuk Gölü oldu.
Bir yolculuğa çıkarken erkenden yollara düşmeyi alışkanlık haline getirdiğim için yine düştüm erkenden yollara. İlk durağım Titiz Izgara oldu.
Titiz Izgara, otobanda Sapanca çıkışından çıktıktan sonra İzmit yolu üzerinde sağ tarafta yer alıyor (Yaklaşık 500 metre). Ağaçların altında kahvaltı yapabileceğiniz, çocuklarınızın top oynayabileceği, hamakta keyif yapıp ağaçlardan erik toplayarak kaliteli vakit geçirebileceğiniz çok güzel bir mekan.
Kahvaltı menüsünde pişiye kadar düşünülmüş zengin bir büfe mevcut. 2018 Haziran ayı itibarıyla fiyatı 40 TL. Sadece kahvaltı değil ızgara çeşitleri de var tabii.
Kahvaltımı yapıp, hamakta sallandıktan sonra Taraklı için yola koyuldum.
Taraklı, Küçük Safranbolu gibi. Burada yarım saat 45 dakika ayırsanız yeterli olacaktır. Eski evler ve konaklar arasında dolaşıp satıcılarından gayet uygun fiyatlarla alışveriş yapabileceğiniz küçük bir kasaba.
Uzaktan gelenler için konaklayacak 2-3 otel var. Ben konaklamadım ama araştırdığım kadarıyla Kadirler Konağı tercih ediliyor. Konağın ilginç bir hikayesi de var.
Bundan yaklaşık 150 yıl önce Çakır Abdullah adında bir bey tüccar olması sebebiyle İstanbul’a gidip gelirken İstanbullu bir hanıma talip oluyor. Hanım da sizinle evlenmek için bir şartım var deyip Büyükada’da bir konak gösteriyor ve eğer bana böyle bir konak yaparsanız sizinle evlenirim diyor. Bunun üzerine bu beyefendi de Kadirler Konağı’nı yapıyor. Ve o zamanki tabirle konağı yaparken 2 evlik kereste kullanıyor. Aynı zamanda eşinin İstanbul özlemi gitsin diye bir odanın duvarına ve üst katın salonunun tavan kısımlarına İstanbul manzarası resimlerinden görsel alanlar oluşturuyor. Bir Osmanlı yadigarı olan bu konakta konaklayıp yöresel lezzetleri tatmak güzel bir seçenek olabilir.
El yapımı sepetimi ve aynı gün toplanmış kirazımı da satın aldıktan sonra çok merak ettiğim Çubuk Gölü için çıktım yola.
Çubuk Gölü
Göynük’ten 7 km uzaklıkta olan bu göl gördüğüm ilk anda beni etkiledi. Kalabalıktan uzak, henüz keşfedilmemiş, masal gibi bir yer.
Keşfedenlerin ise maalesef temiz tutamadığı bir yer olması gerçekten üzücü. Örneğin göl kenarında ateş yakmak yasak olmasına rağmen mangal yapan insanları görüyorsunuz.
Neyse ki duyarsız ziyaretçilerin sayısı şimdilik çok fazla değil. O yüzden piknik sepetinizi açıp, göl manzaralı masada oturarak tam keyif yapıp kafa dinlemelik bir yer.
Ben yanımda yiyecek içecek getirdiğim için tercih etmedim ama göl kenarında bir tane tesis var.
Kamp yapmayı sevenler için, göl kenarında çadırınızı kurabileceğiniz alanlar mevcut.
Gölün etrafındaki yel değirmenleri ise masalsı hava katmış buraya. Yel değirmenleri TV dizisi için yapılmış, dizi birkaç bölüm sonra yayından kaldırılınca burası da terk edilmiş.
Eğer zamanınız varsa buraya kadar gelmişken Çubuk Gölü’nden daha büyük olan Sünnet Gölü’ne de gitmenizi öneririm. Haziran ayının sonunda şansıma bardaktan boşanırcasına yağmur yağdığı için ben gidemedim.
Gitmek isteyenler için; Çubuk Gölü’nden Göynük’e doğru giden ana yola çıktıktan sonra, 15 km’lik bir yol sizi bekliyor.
Benim piknik sepetim dolu olduğu için karnımı doyurdum, siz eğer dışarıda yemeyi tercih ederseniz Göynük’te Lalezar Restoran’ı öneririm. Duyduğum kadarıyla güveçte yaprak sarması çok lezzetliymiş.
Eğer siz de benim gibi doğaya aşıksanız ve özellikle İstanbul’da hafta sonu gezisi için farklı rotalar arıyorsanız listenize buraları mutlaka eklemelisiniz 🙂
—
Yazı ve fotoğraflar: Helin Gözde Yılmaz, Instagram: helincegozdeyerler
Düzenleme: Fatma Ölçücü
Sizin de Türkiye’de gezip gördüğünüz yerlerle ilgili gezi yazılarınız Türkiye’nin en çok okunan seyahat bloglarından Hayat ve Seyahat’te yer alsın isterseniz gezi yazınızı ve ilgili fotoğrafları hayatveseyahat@gmail.com adresine göndermeniz yeterli.
En güzel hafta sonu kaçamağı: Çubuk Gölü gezisi yazısını faydalı bulduysanız sosyal medyada paylaşmayı, yeni yazılardan haberdar olmak için Hayat ve Seyahat’in aşağıdaki hesaplarını takip etmeyi unutmayın 🙂
Facebook: Hayat ve Seyahat
Instagram: hayatveseyahat
Twitter: hayatveseyahat
Ozcan
30 Ağustos 2019, 13:44Değerli paylaşımınız için teşekkürler